İşte Aleyna Tilki'nin o mesajı;
"Sevgili halkım. Kalbimden geçenleri eksiksizce kelimelere dökmem imkansız. Ancak öncelikle bu sahnede gördüğünüz kraliçe tüm kadınları temsilen burda. Sevgili halk, tüm anneler, tüm kız çocukları, tüm çocuk gelinler, tarihin tüm zülum görmüş güçlü kadınları, güçsüz kalmış ve dayanamamışları olarak buradayım. Şiddete uğrayan kadınları bilerek, okutulamayan çocukları, okutulmayan çocukları, aç kalan tüm çocukları bilerek, hayvanlara insan ırkının uğrattığı zararı bilerek, ağaçların enerjisini ve derinliğiğini ve asla hiçbir şey hissetmediğini bilerek, tarihte yaşanan savaşları teker teker bilmesem de hissederek, sokakta yaşayanların üşüdüğünü görererek, doğadaki tüm güzelliklerin plastikleştiğini ve aynı oranda insanlar doğayı değiştirdikçe kendilerini de yapay bir bedene sürüklediklerini fark ederek, bedene olan tutkularını, kalplerimi ve gerçekliğimizi unutturduğunuzu bilerek, dünyanın sevgiden vazgeçtiğini anlayarak burdayım. Dünya dönüyor, durmayacak ve sanki benim başıma alacakmış gibi hissediyorum. İşte bu yüzden ben dünyada değil, kendi dünyam da yaşıyorum. Mesela Aleyna Tilki'nin konuştuğu her yerde, her şeyde sürrealizmin bir izi olmadı bu yüzde. Ve onun sözlerinin, yaşam tarzının anlaşılmaması bu yüzden. Sizler de bu hasta dünyayı, kendi dünyalarınızı büyüterek, içini vizyonla doldurarak, kültürle süsleyerek, sevgiyle etkili kılarak iyileştirebilirsiniz. Dünyayı iyileştirebilirsiniz.
Sevgili halkım, şuan siz de tüm halkı temsilen, her yaşta insan olarak buradasınız. Bence dünyanın psikolojisi bozuk. Buradan çıktığınızda artık dünyanın hasta olduğunu bilecek ve ona göre savaşacaksınız. Dünyayı iyileştirmek için savaşacaksınız. Savaşın ve dünyayı iyileştirin. Savaşırken kalkanınız benliğinize olan güveniniz, silahınız koşulsuz sevme yeteneğiniz olsun."